Öfkenin sizi kontrol etmesine izin vermeyin

Yılanlar, avlarını diri diri yutarak ya da gövdeleri arasında sıkıştırarak avlanırlar ve bu şekilde hayatta kalırlar.

Yılan, kalın gövdesini testereye sardı ve testereden aldığı yarayla acı duydu. Canı acıyan yılan, testerenin kendisine zarar verdiğini düşünerek öfkelendi. Öfkelendikçe testereyi daha da sıkıştırmaya başladı ve bunun sonucunda daha fazla acı duydu.
Yılanın canı acıdıkça öfkesi artıyor ve öfkesi arttıkça da testereyi daha çok sıkıştırıyordu ve bu durum böyle devam etti. Çünkü yılan, testereyi bırakmıyor ve doğal olarak acıdan kurtulamıyordu. Testereyi bırakmayı reddeden yılan, sonunda öldü.
Yılan, eğer ilk acısında testereyi daha da sıkı sarıp intikam almaya değil de kendi canını kurtarmaya odaklansaydı ölmeyecekti.
Öfke duyduğumuz olaylar karşısındaki duygularımızı yanlış düşüncelerle beslemeye devam edebiliriz ya da öfke duyduğumuz bir olay karşısında yanlış bir tavır alabiliriz. Ama unutmayalım ki Tanrı’nın yardımıyla, durumun kontrolden çıkmasına izin vermeyebiliriz.
Kendinizi üzgün hissettiğinizde, ne kadar çabuk “Hayır!” derseniz, bu tarz duygu ve düşünceler açısından o kadar iyidir. Öfkenin sizi kontrol etmesine izin vermek yerine, şöyle dua edebilirsiniz:

Tanrım lütfen bana yardım et.
Üzgün ​​olmanın beni hiçbir yere götürmeyeceğini biliyorum.
Bu kişi duygularımı incitti ve bu yanlıştı, ama buna göre hareket etmeyeceğim.
Senin zerafetiniz ve gücünle, kendimi kontrol edeceğim ve durumu halletmen için Sana güveneceğim.
Beni incitenleri affetmem için beni cesaretlendirmeni istiyorum.
Tutunduğunuz kızgın duyguları Tanrı’nın ellerine bırakın ve bu durumlar için yardım isteyin.
İsa’nın adıyla
Amin.